Max Payne
  Max Payne






Max Payne Vikipedi, özgür ansiklopedi Git ve: kullan, ara Max Payne Yayımcı Gathering of Developers (WIN) Rockstar Games (PS2, Xbox, GBA) Feral (MAC) NA MacSoft (MAC) Oyun motoru MAX-FX Sürüm 1.05 Platform Windows, Xbox, PlayStation 2, Game Boy Advance, Mac OS Çıkış Tarihi 30 Haziran 2001 (PC) 12 Mayıs 2002 (XBOX) & (PS2) 10 Haziran 2002 (MAC) 25 Nisan 2003 (GBA) Tür Üçüncül Kişi Aksiyon Biçim Tek oyunculu Sınıf ESRB: M BBFC: 15 OFLC: MA15+ CERO: Z Ortam 1 CD-ROM (WIN) 1 DVD (PS2), (Xbox) 1 cartridge (GBA) Sistem Gereksinimleri Windows 450 MHz CPU, 96 MB RAM, 16 MB video card RAM, 4X CD-ROM drive, DirectX 8.0, Windows 95 (WIN) Giriş birimi Windows Klavye ve Fare PlayStation 2 ve Xbox Gamepad Max Payne, Finlandiyalı Remedy Entertainment tarafından geliştirilip, 3D Realms tarafından üretilmiş ve Gathering of Developers tarafından da yayınlanmış bir üçüncü şahıs nişancı oyundur. Oyun, 30 Haziran 2001 tarihinde önce Windows için çıkarılmış ardından 12 Mayıs 2002 tarihinde Rockstar Games tarafından Microsoft Xbox ve Sony PlayStation 2 versiyonları yayınlanmıştır. Ayrıca Macintosh platformu için 2002'nin Haziran'ında MacSoft tarafından Kuzey Amerika'da ve dünyanın geri kalanı için de Feral Interactive tarafından yayınlanmıştır. Konu başlıkları [gizle] 1 Genel Bakış 1.1 Oynanış 1.2 Mermi Zamanı 2 Max Payne Karakteri 3 Konu 3.1 1. Bölüm: American Dream 3.2 2. Bölüm: A Cold Day In Hell 3.3 3. Bölüm: A Bit Closer To Heaven 4 Oyundaki Bazı Göndermeler 5 Serinin Devamı ve Oyunla Bağlantılı Projeler 5.1 Max Payne 2: The Fall of Max Payne 5.2 Max Payne 3 5.3 Film Uyarlaması 6 Referans 7 Dış bağlantılar Genel Bakış [değiştir] Max Payne' de hissedilen sinemasal etkilenimin kaynağı, Hong Kong tarzı akisyon filmleri çeken yönetmen John Woo'nun filmlerinde sıkça görülen ve hemen hemen bir baleyi andıran ağır çekim şiddet ve silahlı çatışma sahneleridir. Konuyu bağlamak için ara sahnelerde kısa dijital filmlerin yerine grafik romanlar kullanılmış ve bu grafik romanların seslendirmeleri de radyo tiyatrolarını andıracak tarzda yapılmıştır. Oyun, kasvetli bir hava içinde, pek de tekin olmayan New York şehrinin sokaklarında ızdırap çeken bir polisin iç ve dış çatışmalarını yansıtmaktadır. Oynanış [değiştir] Bölümlerin, genel olarak, geçebilmek için oyuncuyu dolambaçlı yollara sokup ipucu arattırdığı söylenemez ancak bazı bölümleri geçmek için küçük bulmacalar çözmek gerekmektedir. Kurşun stoğu ise öldürülen düşmanlardan da kurşun alınabildiği düşünüldüğünde hemen hemen hiç bitmemektedir. Yapay zeka büyük oranda önceden belirlenmiş komutlar dahilindedir. Bu noktada düşmanlar tarafından sergilenen en belirgin hareketler ise nesnelerin arkasında siper almak, el bombası atmak ve oyuncudan kaçmaktır. Bu yüzden bölümlerin tekrar oynandığında düşmanların her seferinde benzer hareketleri sergilediği görülebilir. Tıpkı Max Payne gibi bir yana atlayabilen ya da yuvarlanabilen düşmanlar paralı askerler (siyah kar maskesi takan askeri kıyafetliler), Aesir Güvenlik Görevlileri ve FBI ajanına benzeyen takım elbiselilerdir. Oyundaki zorluk seviyelerine göre oyun oynanabilirliği gözle görülür biçimde değişmektedir. "Dead on Arrival" seçeneğinde oyuncunun her bölümde sadece 7 kere kaydetme hakkı vardır ve "New York Minute" seçeneğinde ise zamana karşı yarışarak bölüm geçme esası söz konusudur. Oyun "Dead on Arrival" derecesinde bitirildiğinde Max Payne "Final Battle" olarak adlandırılan ve kahramanın sürekli bullet-time modunda hareket ettiği son savaşa geçer. Üzerine gelen Pancor Jackhammer taşıyan 20 takım elbiseliyi öldürüldüğünde gizli bir oda içinde yapımcılar tarafından kullanılmış bazı New York mekanlarının fotoğraflarının yanında yapımcıların fotoğrafları da görülebilir. En zor seviyede Max Payne oldukça dayanıksızlaşır ve 5 tane tabanca mermisi, 3 tüfek mermisi ya da tam isabet eden bir pompalı tüfek atışıyla ölebilir. Buna karşın düşmanların bazıları Max Payne göre 2-3 kat daha dayanıklı hale gelmektedir. Mermi Zamanı [değiştir] Ana madde: Mermi zamanı Bullet-time sırasında zaman akışı yavaşlar. Bu özellik etkin konumdayken zaman, çıplak gözle kurşunların gidişini görebilecek kadar yavaşlar. Bu durumdayken karakterin hareketleri de yavaşlar ama nişan alma ve komutlara tepki verme hızı gerçek zamandaki gibidir ve bu da oyuncuya düşmanlar karşısında büyük avantaj sağlamaktadır. Bu da vurulmayı zorlaştırır ve Max'e shootdodge gibi özel hareketler yapma imkânı sağlar. Bir grup düşmandan sonuncusu öldürüldüğünde ise kameranın düşen bedenin etrafında döndüğü üçüncü şahıs bakış açısına geçiş yapılır. Max Payne Karakteri [değiştir] Max Payne, aynı zamanda oyunun yazarı olan Sam Lake model alınarak yaratılmıştır. Max Payne' in yarı sırıtık ve dudağı bükük kabız yüz ifadesi alay konusu da olmuştur. Serinin ikinci oyunu olan Max Payne 2: The Fall of Max Payne' de Max Payne karakterini modellendirme teklifi yine Sam Lake' e yapılmış ancak kendisi bunu reddetmiştir. İkinci oyunda her karakter için kapsamlı bir rol dağıtımı yapan yapımcı firma Remedy, oyuncu Timothy Gibbs' i Max Payne' e model olarak seçmiştir. İkinci oyunda model değişmiş olsa da serinin ilk ve ikinci oyununda da seslendirmeyi Rescue Me dizisinde oynayan James McCaffrey yapmıştır. Konu [değiştir] 1. Bölüm: American Dream [değiştir] Max Payne, 1998 yılında New York Emniyet Müdürlüğü (NYPD)'nda çalışmaktadır. Bir gün işten eve geldiğinde karısı ve çocuğunu uyuşturucu bağımlıları tarafından öldürülmüş olarak bulur. Max, eve girenleri öldürür ama bu ailesini kurtarmaya yetmez. Karısının ve çocuğunun cenazesi kaldırıldıktan sonra evine giren adamların kanlarında yapılan tahlilde o zamana kadar duyulmamış yeni nesil bir uyuşturucu olan "Valkyr" adlı bir maddenin çıktığını öğrenir. Ailesinin ölümüyle bu madde arasında bir ilişki olduğu açıktır. Bu yüzden daha önce Narkotik Şubesi(DEA)'nden arkadaşı Alex Balder'ın kendisine yaptığı transfer teklifini kabul eder ve tam üç yıl boyunca bu maddenin şehirde alım-satımını yapanın kim olduğunu araştırır. Sonunda bu maddenin sağlayıcısının Don Angelo Punchinello'nun başında olduğu Punchinello suç ailesinin içinde bir mafya patronu olan Jack Lupino olduğunu öğrenir. Max,kılık değiştirip kimliğini de gizleyerek şehrin en güçlü mafyasının arasına sızmaya çalışacaktır ve bu görevden yalnızca arkadaşı Alex ve bir başka DEA ajanı B.B'nin haberi vardır. Max birgün B.B'den aldığı bir telefonda Alex'in kendisini Roscoe Caddesindeki metro istasyonunda beklediğini öğrenir. Max oraya gittiğinde Alex'i bulmak yerine kendisini, çok büyük bir banka soygununun içinde bulur. Lupino'nun adamları kapalı bir metro tünelinden yol bulup bir bankayı soymaktadır. Bu esnada her yerde Alex'i arayan Max onu bulur ama tam konuştukları sırada Max'in görmediği bir yerden bir el ateş edilir ve Alex öldürülür.(Tetikçinin yüzünü unutmayın) Max hızla istasyondan çıkar ve aklında tek bir düşünce vardır. O da Lupino'nun Alex'i öldürtüp bunun suçunu üzerine yıkmaya ve kendisini devredışı bırakmaya çalıştığıdır. Max, Jack Lupino'nun oraya çok yakın bir yerde bulunan oteline gider ama kendisini karşılayan Finito kardeşler onun kim olduğunu bilmektedir. Max'in gizli tutulan kimliği açığa çıkmıştır. Max, Finito kardeşleri öldürür. Otelden çıkmak ister ama onların masasının üstünde bulduğu bir mektup buradan çıkışın pek kolay olmadığını gösterir. Jack Lupino'nun sağ kolu olan Vinnie Gognitti tarafından yazılan bir mektupta Don Punchinello'nun adamlarını hizada tutmak için adeta Keyser Söze olarak kullandığı Rico Muerte'nin de otelde olduğu yazılıdır. Ayrıca radyodan dinlediği bir haberde Alex'in katil zanlısı olarak duyurulur. Artık hem kimliği açığa çıkmış, hem Mafia'nın ölüm listesine eklenmiş, hem de polisin arananlar listesine girmiştir. Kaybedecek birşeyi kalmamıştır. Rico'yu da öldürüp otelden çıkan Max, Jack Lupinoya ulaşmak için adamı Vinnie Gognitti'yi bulmaya çalışır. Onun kaldığı yere giderken siyah bir Mercedes içinde Rus mafyasının lideri Vladimir Lem'i görür. Lem, Vinnie Gognitti'nin binalarına bomba yerleştirip oradan kaçmaktadır. Aralarında bir savaş vardır.Max Vinnie'nin bulunduğu binada ilerlerken bir telefon çalar. Telefonu açar ve telefondaki kişi kimle konuştuğunu sorar ve kısa bir konuşmadan sonra telefonu kapatır. Max Vinnie'yi bulur. Vinnie'yi yaralar ama Vinnie kaçar. Uzun bir kovalamacadan sonra onu yakalar ve patronu Jack Lupino'nun yerini öğrenip yaralı halde onu bırakır ve Lupino'nun saklandığı gotik bir gece kulübü olan Ragna Rock'a gider. Kulübün mimarisinde tam bir gotik havası vardır. İçeride ise ya zombilerle ya da benzeri şeylerle ilgili kitaplar ya da video kasetler vardır. Lupino tam anlamıyla akli dengesini kaybetmiştir. Max Lupino'yu öldürür. Bu arada oraya Don Punchinello'nun karısı Lisa'nın ikiz kardeşi ve bir kiralık katil olan Mona Sax gelir. Mona Max'e yanlış adamı öldürdüğünü ve arkadaşı Alex'i öldürtüp bunun suçunu üstüne atanın Don Punchinello olduğunu anlatır. Kardeşi Lisa, Don Punchinello tarafından sadistçe dövülen Mona da Don Punchinello'nun peşindedir ve Max'in Punchinello'nun malikanesini basıp önüne geleni öldürebileceği ve kardeşinin de öldürülebileceği düşüncesiyle Max'i kandırıp içkisine Valkyr koyar ve onu bayıltıp kaçar. 2. Bölüm: A Cold Day In Hell [değiştir] Max gözünü açtığında kendisini Frank "the Bat" Niagra tarafından bir beyzbol sopasıyla Jack Lupino'nun otelinin kazan dairesinde bir sandalyeye bağlı tartaklanırken bulur. Frank kendisinden gayet emin, Max'i sandalyeye bağlı bırakıp otelin barına birşeyler içmek için gittiğini ve geri dönüp işini bitireceğini söyleyerek gider. Max kurtulur ve Frank'i öldürür. Ardından otelden ayrıldığında takip edildiğini anlar. Onu takip eden kişi Rus mafyasının lideri Vladimir Lem'dir. Max onları durdurur ve neden peşinde olduklarını öğrenir. Vladimir, Max'e bir anlaşma teklifiyle gelmiştir. Eskiden Vladimir için çalışan ve ülkeye kaçak silah sokan gemici Boris Dime, Vlad'e ihanet edip Punchinello'nun tarafına geçmiştir. Zaten Valkyr maddesinin dağıtımıyla iyice güçlenen Punchinello bu silahları aldığı takdirde Vladimir için herşey bitecektir ki aynı şey Max için de geçerlidir. Bu yüzden ortak düşmana karşı birlikte hareket etmeyi teklif eder. Ayrıca Vladimir, Max gemiyi ele geçirip Boris Dime'ın kellesini de getirirse Punchinello'yu öldürmek için istediği kadar silahı da Max'e vermeye hazırdır. Max gemiyi ele geçirir ve Vlad'i büyük bir dertten kurtarır. Ancak hala Punchinello'nun evine doğrudan saldıracak durumda olmadığı için ona bir anlaşma teklif ederek tuzağa düşürüp öldürmeyi planlar. Punchinello onu kendisine ait "Casa di Punchinello" adlı restorana çağırır. Ama tuzağa düşen Max olur. Max içeri girer girmez restoran patlamalarla yanmaya başlar. Max buradan da kurtulur ve şu anda tek yardımcısı gibi gözüken Vladimir tarafından arabayla oradan alınıp doğruca Punchinello'nun malikanesine bırakılır. Max, Punchinello'nun en azılı katilleri "Trio" tarafından karşılanır ama Max onları da teker teker öldürür. Max evde çalan bir telefonu açar ve telefondaki ses Lupino'nun otelindeki telefondan kendisiyle konuşan sesle aynıdır ve Max'e oradan bir an önce uzaklaşması gerektiğini söyler ama Max umursamaz görünür. Punchinello'ya ulaşır. Max sonradan Punchinello'nun da bu Valkyr işinde sadece bir piyon olduğunu anlar. Çünkü Punchinello emirleri devlet ya da ondan daha büyük bir kadın tarafından aldığını söyler ve o anda içeri FBI ajanlarına benzeyen silahlı adamlar girer ve Punchinello'yu öldürür. Max onlardan kurtulur ama dışarda bir kadın ve yanında bir sürü silahlı adam onu beklemektedir ve Max'i yakalarlar. Kadın Max'e yüksek dozda Valkyr verir ve öleceğini umarak onu orada bırakır. Max bayılmadan önce kadının azğından çıkan "Cold And Steel" sözünü duyar. 3. Bölüm: A Bit Closer To Heaven [değiştir] Max şehrin dışında bulunan "Cold And Steel" adlı fabrikaya gider. Ama fabrika sıradan bir çelik fabrikası değildir ve Max'in fabrikada ilerledikçe karşılaştığı silahlı adamlar da bu durumun daha karmaşık olduğunu göstermektedir. Max orada bulduğu bir raporda yazan "D-6" numaralı hangarı bulur ve fabrikanın üstündeki gizem perdesi ortadan kalkar. Ancak elini de çabuk tutmak zorundadır çünkü Max'in güvenliği aşıp fabrikanın içinde olduğu anlaşılmıştır ve fabrikanın kendini imha işlemleri başlatılmıştır. Max burada yerde kocaman bir askeri işaret görür. Bu işaret büyük bir "V" harfi ve ortasından geçen bir kılıçtan oluşmakta ve altında da "Valhalla Projesi" yazmaktadır. Bu işaretin değişik versiyonlarını daha önce şehrin her yerinde ve cinayet günü kendi evinin duvarında da görmüştür. Şehirdeki verisyonunda yalnızca V harfinin ortasından geçen kılıç bir şırıngayla yer değiştirmiştir . Bundan da V harfinin hem "Valkyr" hem de "Valhalla" için olduğunu anlar. Fabrikanın içindeki gizli labaratuarın birinde daha önemli şeyler öğrenir. Amerikan ordusunun bir İskandinav mitolojisinden esinlenerek Valhalla adını verdiği bu askeri projede, soğuk savaş sırasında çöldeki birliklerin tıpkı aynı adlı mitolojide olduğu gibi korkusuz, cesur, dayanıklı olmasını ve yaralarının çabucak iyileşmesini sağlamak amacıyla Valkyr adı verilen bu maddeyi ürettiğini, deneylerin başarısızlıkla sonuçlanmasına rağmen birilerinin ısrarla devam ettirdiğini görür. Sonra projede bir bilgi sızıntısı yaşandığını ve bazı dosyaların bir yere yollandığını görür. Sistemde verilen infaz adresi Max Payne'in New Jersey'deki evidir. Artık herşey açığa kavuşmuştur. Punchinello malikanesinde kendisini yakalayan kadının bu olayda bir numaralı sorumlu olduğu açıktır. Max fabrika patlamadan önce oradan çıkar ve Roscoe Caddesi metro istasyonunda yaşananlardan beri hiç görmediği B.B onu arar. Max buluşmaya giderken kendisini neyin beklediğini bilmektedir. Çok gizli tutulan kimliğinin birden açığa çıkması ancak içerden bilen birinin sızdırmasıyla mükün olabilirdi ve o gizli tutulan kimliğini arkadaşı Alex'ten başka tek bilen B.B'ydi. Max Payne böylece Alex'i öldürenin ve suçu üstüne yıkanın da B.B olduğunu anlar. B.B, yarım bıraktığı işi tamamlamak için Max'i çağırmaktadır. Max bir otoparka giderek B.B. ile buluşur. Max, B.B'yi öldürmeye çalışır ve uzunca bir kovalamaca yaşanır. Bu arada Max yine bir telefonu açar ve duyduğu ses yine aynı gizemli adamın sesidir ve adam onu şehir dışındaki bir binaya çağırır. Max B.B'yi öldürdükten sonra binaya gider ve kendisini karşılayan kişi aynı zamanda ona ilginç biçimlerde ulaşan telefonlardaki sesin sahibi Senatör Alfred Woden'dır. Woden onu Inner Circle adlı devlet için çalışan gizli örgütle tanıştırır. Ona gerçek düşmanının adını verir. Max Payne'in gerçek düşmanı daha önce Punchinello malikanesinde rastladığı Nicole Horne'dur. O da daha önceleri Inner Circle'la beraber Valhalla projesinin içinde yer almış ama hükümetin projenin başarısız olması nedeniyle ödeneği kesmek istediği için elindeki bilgileri açıklamakla örgütü tehdit etmiş ve böylece ödenek alarak projeyi sürdürmeye devam etmiştir. Horne aynı zamanda televizyonlarda ve duvarlarda boy boy ilanları çıkan Aesir adlı şirketin de sahibidir. Woden eğer Horne'u öldürürse Max'e hakkında yapılan bütün suçlamaları düşüreceğini vaad eder. Horne, şehrin yarısından fazlasını kontrolü altında tutmakta ve her türlü kirli işin arkasındadır. Aesir şirketi yalnızca kirli işlerini örtmeye yarayan bir paravandır. O sırada Horne'un ajanları içeriye dalıp ortalığı tarar ve Max kaçar. Ölü taklidi yapan Alfred Woden da daha sonra oradan kaçar. Aesir binasına giderek Horne'u bulur. Horne çatıda bekleyen bir helikopterle kaçmaya çalışırken Max bir paratoneri kalkmak üzere olan helikopterin üzerine düşürür ve Horne'u öldürür. Ardından da oraya gelen polislere teslim olur. Oyundaki Bazı Göndermeler [değiştir] Max Payne,gecenin karanlığında ve hiç bitmeyecek gibi gözüken bir kar fırtınasının ortasında geçmektedir. Bu kendi içinde Ragnarok' a yani İskandinav mitolojisine göre dünyanın karanlık ve kar tarafından yutuluşuna bir gönderme barındırır. Oyunun bir bölümü Ragna Rock adlı gotik bir gece kulübünde geçmektedir. Ragna Rock' ın içinde Max, üzerinde "The Age of Murder and Storm" (Cinayet ve Fırtına Çağı) yazan, "İskandinav Mitolojisi ve Ragnarok" la ilgili bir kitap görür. Ayrıca Max Payne, İskandinav tanrılarının reisi olan ve savaş meydanındaki yiğitliğiyle bilinen Odin' in simgesi olan bir güneş haçı kolyesi takmaktadır. Oyundaki bazı karakter ve objeler de İskandinav tanrılarından esinlenerek adlandırılmıştır. Oyunun konusundaki esas nokta olan uyuşturucu madde Valkyr, İskandinav mitolojisinde öldürülen kahramanların toplandığı ve yine oyunda adı başka bir yere verilen Valhalla' ya getiren tanrıçaların adıdır. Max' in ortağı Alex Balder' ın soyadı Baldr' dan, Senatör Alfred Woden'ın soyadı Odin' in anglo-sakson versiyonu olan Wöden' den izler taşır. Tüm kötülüklerin arkasında yer alan şirketin adı olan "Aesir" ise eski İskandinav Paganizminde tanrıların soyunu belirten bir terim olan Æsir' den gelmektedir. Inner Circle' ın karargahı olan binanın adı Æsir' ın başkenti olan Asgard' dır. Valkyr projesinin yaratıcalarının kullandığı network'ün adı ise yine İskandinav mitolojisinde dünyanın merkezinde yer alarak onu desteklediğine inanılan ağacın adı olan Yggdrasil' dir. Ayrıca "Let the Gun Do Talking" bölümünde Max, Vinnie Gognitti'nin odasında Vinnie'yle karşılaşıp onu vurduktan sonra "I made like Chow Yun Fat" sözüyle oyunda, ünlü aksiyon filmi yönetmeni John Woo'nun filmlerinden esinlenildiğini kanıtlamaktadır. Serinin Devamı ve Oyunla Bağlantılı Projeler [değiştir] Max Payne 2: The Fall of Max Payne [değiştir] Makale: Max Payne 2: The Fall of Max Payne 2 gece süren macera boyunca şehirde yaklaşık olarak 600 tane suçluyu öldürmüş olan Max Payne, Inner Circle' ın lideri Alfred Woden' ın araya girmesiyle ceza almadan suçlamalardan kurtulur. Aradan 2 yıl geçer. Cezalandırılmayı beklerken, bu işin içinden halkın gözünde lekesiz bir kahraman olarak sıyrılmayı içine sindiremez ve DEA' dan istifa edip New York Polis Departmanı' na bir cinayet masası dedektifi olarak geri döner. Bir gece sıradan bir devriye sırasında öldüğünü zannettiği Mona Sax ile karşılaşır ve geçmişine gömdüğünü düşündüğü bütün kötü anılar yeniden canlanır. Ve yine gözlerinin önünde bir başka kadının öldürülmesiyle de hayatını alt üst edecek ikinci şiddet tufanı başlar. Max Payne 3 [değiştir] Max Payne 2' nin bilgisayar sürümünde, oyunun sonunda yapımcılarının adının geçtiği bölümde "Max Payne' in gecenin içindeki yolculuğu devam edecek" yazmaktadır ama hikâyenin bitmiş olduğunu düşündürecek noktalar da vardır. İlk oyundan itibaren öyküde yer alan karakterlerden geriye sadece Max Payne ve Jim Bravura kalmıştır. Alternatif bir sonda Mona Sax' ın da yaşadığı görülebilir ama olası bir üçüncü oyunda yer alıp almayacağı soru işaretleri barındırmaktadır. Take-Two Interactive firmasının CEOsu Jeffrey L. Lapin tarafından Max Payne 3' ün çıkacağı 2004 yılında duyurulmuştur.[1]Max Payne'in 3. sürümü şu an geliştirilme aşamasında ve Max Payne, bundan sonra yoluna Alan Wake isimli oyunuyla oldukça meşgul olan Finli geliştiricisi Remedy'le değil, Rockstar'ın Toronto'daki kendi stüdyosuyla devam edecek. Bu gelişme her ne kadar bazı oyun fanatiklerini üzse de, aslında verilen kararın doğru olduğunu anlamak içik çok fazla düşünmemize gerek yok. Remedy Alan Wake ile öylesine meşgul ki, Max Payne 3'ü araya sokmak pek de mantıklı bir iş olmayacaktır.Ve Max Payne 3'ün Rockstar Games tarafından sonbahar'da piyasaya sürüleceğini belirtmiş
 

hi5 Layouts

 

 

 
Bugün 12 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol